İnsanoğlunun yaşadığı en doğal ve varoluşundaki en temel duygulardan biridir kaygı. Kişi bir uyaranla karşı karşıya kaldığında bedensel ve ruhsal varlığını tehlikede hissetmesi halinde yaşadığı yoğun tedirginlik durumudur.
Kaygı, kaynağı belirsiz korkudur. Korku ise somut bir tehdidin ardından yaşanan duygusal ve bedensel bir tepkidir. Korkunun varlığı ve şiddeti, somut tehditle doğrudan bağlantılıdır ve tehdidin varolduğu süre ile sınırlıdır. Korku kaygıdan daha şiddetli bir tepkidir, ancak kaygıya göre daha kısa sürelidir. Köpekten korkan bir insan için köpekle karşı karşıya kaldığında gösterdiği bedensel ve duygusal tepkinin kaynağı ve süresi bellidir. Kişi bu tepki yani korku sırasında bedensel ve zihinsel güçlerini korku yaratan tehdidi ortadan kaldırmaya yönelik olarak kullanılabilir. Köpekten kaçarak yada saklanarak yaşadığı korkuyu ortadan kaldırabilir. Kaygıda yaşanan tepki durumu ise, somut alt edilebilir bir tehditle bağlantılı olmadığı için insan bedensel ve zihinsel güçlerini kaygı yaratan durumu yok etmeye yönelik olarak kullanamaz. Çünkü kaygı, kişiye rahatsızlık veren olayın kendisinden değil, kişi için taşıdığı anlamdan kaynaklanmaktadır.
Kaygı gelecekle ilgili kötümserlik, karamsarlık, umutsuzluk duyguları ile beraber ortaya çıkar. Kaygılı kişi, kendini fiziksel ve duygusal olarak baskı altında ve çaresiz hisseder, Yaşamın akışını değiştirip yön veremeyeceği duyguları ile pasifize olur.